AB’nin, Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren kararıyla, ithalatta global kotayı yüzde 30 ile sınırlandırdığı bir dönemde, ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’den ithalatta gümrük tarifelerini mayıs ayı öncesindeki yüzde 50 seviyesine yükselteceklerini açıklaması çelik sektörü açısından yeni bir dönemi başlattı.
Avrupa Birliğinin (AB), Çelik ithalatında global kotayı yüzde 30 ile sınırlandıran kararı ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’den ithalatta gümrük tarifelerinin mayıs ayı öncesindeki yüzde 50 seviyesine yükseltileceğini açıklamasıyla çelik sektörü yeni bir sürece girdi.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre AB’nin, kendi iç pazarını korumak adına, bir ülkenin Birliğe ihraç ettiği çelik ürünlerindeki global kota payının yüzde 30’u geçemeyeceğine dair kararı 1 Ekim’den itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe konuldu.
Söz konusu dönemde ABD Başkanı Donald Trump’ın da Türkiye’den ithalatta gümrük tarifelerinin mayıs ayı öncesindeki yüzde 50 seviyesine yükseltileceğini duyurması çelik sektörü temsilcilerinin tepkisine yol açtı.
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, her iki gelişmeye ilişkin yaptığı değerlendirmede, AB’nin Türkiye ile yaptığı çelik ticaretinde 1999 yılından beri fazla verdiğini, son iki yıl çıkartıldığında anılan fazlanın 25 milyon ton olduğunu söyledi.
Son iki yılda ise Türkiye’nin çelik ticaretinde fazla verdiğini ifade eden Yayan, bu nedenle AB’nin de hemen koruma tedbirlerini hayata geçirdiğini dile getirdi.
AB’ye ihracatta son iki yılda yaşanan artışın iç talepteki azalma, ABD’nin Türk çelik ürünlerine uyguladığı vergi ile başka ülkelerin bazı üreticilerinin AB piyasasından çekilmesinden kaynaklandığını belirten Yayan, “Söz konusu faktörler, Türk çelik ürünlerinin AB’ye ihraç edilme şansının arttırdı. Bu da AB’nin, Türkiye aleyhine harekete geçmesine neden oldu.” dedi.